İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
Genel | bulletin board i. | pano | ||
Tom put the list on the bulletin board. Tom listeyi panoya astı. More Sentences |
||||
Genel | bulletin board i. | duyuru panosu | ||
The names of the students who failed in the examination were posted on the bulletin board. Sınavda başarısız olan öğrencilerin isimleri duyuru panosuna asıldı. More Sentences |
||||
Genel | bulletin board i. | ilan panosu | ||
Tom put the list on the bulletin board. Tom listeyi ilan panosuna astı. More Sentences |
||||
Genel | bulletin board i. | ilan tahtası | ||
Genel | bulletin board i. | bildiri tahtası | ||
Idioms | ||||
Deyim | bulletin board i. | telefon ya da uzaktan bilgisayar kullanımı aracılığıyla mesaj bırakmayı sağlayan bilgisayar hizmeti | ||
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | bulletin board i. | ilan tahtası | ||
Ticaret/Ekonomi | bulletin board i. | ilan panosu | ||
Theatre | ||||
Tiyatro | bulletin board i. | sahne arkasında oyuncular için çalışma planı ve diğer ilanların asıldığı pano |